İki
çok farklı perspektif ve realite ile karşı karşıyayız. Bu
ikisini, uyum ve karşılıklı anlayış içerisinde bir araya
getirmemiz gerekiyor. – David Icke
Alien Races, Free Energy, Disclosure Information 2014
Inlight TV https://www.youtube.com/watch?v=XwNjopUssN8 Ağustos 2014
Inlight TV https://www.youtube.com/watch?v=XwNjopUssN8 Ağustos 2014
Sanırım
artık insanların aşikar olan konuyla yüzleşmelerinin zamanı
geldi. Evrene veya galaksiye baktığınız zaman, görünen ışık
denilen minicik bir frekans menzilinden görüldüğünü
farkediyorsunuz. Yani görebildiğimiz tek menzil oranı o... Sonra
hayvanlar ve insanlar alemindeki form çeşitliliğini görüyoruz...
İnsanların evrendeki tek yaşam formu oldukları düşünülüyor.
‘Zeki yaşam’ diyecektim. Bize hep bu söyleniyor. 2 bacakları,
başları, kolları ve gövdeleri ile insanların tek yaşam formu
oldukları ki fikrine gelince, tabii ki bu çok saçma, hatta saçma
ötesi... Dolayısıyla soru; “Zeki
yaşam formunda olan başka formlar var mı?”
değil, “Neredeler
ve nasıl bir formdalar?”
olmalı. ‘Görünen ışık ötesi’ bakımından bu soruya
çeşitli cevaplar vermek mümkün. Sonsuzu ancak o frekans bandının
ötesinde görebiliriz. Sonsuz bir hayat, sonsuz olasılık. Oysa bu
frekans bandında bile insan olmayan başka formlar var...
Görünen
ışık nedir?
http://www.punaridge.org/doc/factoids/light/default.htm
İnsan
gözünün görebildiği farklı ışıkların tam menziline
‘elektromanyetik spektrum’ denir. Bizim görebildiğimiz ‘görünen
ışık’tır. Bir gökkuşağı ‘görünen ışık’ın
renklerini gösterir. Görünen ışık dalga boyları 400-700
nanometredir. (Bir metrenin milyarda biri).
Modern
deneyimlerden başka, tarihteki antik kayıtlara da bakacak olursak
çeşitli halkların anlattıklarından dünyada, insan olmayan başka
yaşam formları da olduğu anlaşılıyor. Bu, bütün dünyadaki
tarihi kayıtlarda çok rastlanan bir konu olup, orduya ait yeraltı
üslerindeki ‘çok gizli’ projelerde çalışan kişilerin
tanıklıkları ile destekleniyor. Bu varlıkların varlığı kesin.
İstatistiksel olarak bakacak olursak, aslında burada oldukları,
var olmama olasılıklarından daha fazla. Dolayısıyla varlıkları
konusundaki soruya, kesinlikle ‘evet’ diyorum. Planlarına veya
amaçlarına gelince; tarihte hep olduğu gibi, zamanla bu da
anlaşılacaktır, ama var oldukları konusunda hiç kuşkum yok!
NASA
raporu: Mısır Abidos’daki Osiris Tapınağında, antik üst
pervazdan bir parçada helikopter, deniz motoru, uzay gemisi ve uçak
görülüyor. (Richard Stothers- NASA
Goddard Institute for Space Studies)
|
Eğer
insanları hayatlarından, kendi doğal yapılarından ve realitenin
doğasından habersiz kılmak istiyorsanız, o zaman insanların
evrende yalnız olduklarına, uzayda hayat olmadığına dair sınırlı
bir duygu içerisinde tutarsınız. UFO’lara gelince; kendi
deneyimim, dolayısıyla da yıllardır süren araştırmalarım
itibariyle, UFO dediğimiz antigravite teknolojisinin, aslında dünya
dışı varlıklar tarafından değil, insanlar tarafından da
kullanıldığı malum, çünkü bu uzun zamandan beri bilinen bir
teknoloji.
Ve
eğer realite ve enerji konusunda belirli bir anlayışa ulaşmış
durumda iseniz bu, anlaşılması mümkün olan oldukça açık bir
teknoloji...
Uçtuğunu
gördüğünüz nice uzay gemisi vs var, tabii ki hepsi değil, hepsi
demiyorum, ama çoğu, ordudaki insanlar tarafından kullanılıyor.
Sözünü ettiğimiz enerji teknolojisi, anti-gravite teknolojisinin
bir yan çalışması olup, çevremizdeki/atmosferdeki doğal
elektromanyetik güçlerin gücünü serbest bırabiliyor ve bunu
‘serbest enerji’ dediğimiz, kullanılabilir bir ısınma ve
elektrik gücüne dönüştürebiliyor. Tabii ki serbest derken
üretilecek serbest enerji demiyorum, finansal açıdan serbest
enerjiyi kastediyorum. Elinizde ‘kit’iniz olursa manyetik
elektrik gücünü ısınma ve elektrik gücü olarak
kullanabilirsiniz.
Modern
dünyanın en büyük bilim adamlarından olup, 1943’te beş
parasız ölen Nikola Tesla bunu yapmıştı. Ancak J.P.Morgan gibi
elektrik şirketleri ve kişiler, serbest enerjinin potansiyelini
anladıkları zaman bu, onların en büyük kabusu oldu. İnsanlar
serbest enerji kullanacaklar öyle mi? Ne? O zaman onları nasıl
kontrol altında tutarız? Böylece Tesla’yı yok ettiler.
Radyo’yu icat eden İtalyan Guglielmo
Marconi http://rainnews.com/marconis-signal-remains-strong-centuries-later/ |
Tabii
bu bazıları için en büyük kabus, çünkü bir nüfusu kontrol
altında tutma amacında iseniz, o zaman o nüfusun ihtiyacı olan
şeyin kontrolunun size bağlı olması gerekir, dolayısıyla
serbest enerji serbest bırakılırsa insanların hayatı kolaylaşır,
ihtiyaçları olan elektrik gücü bedava olur. İnsanların
ödeyecekleri hizmetin kontrolü sistemin elinden çıkacak olursa, o
zaman ısınma ve elektrik gibi temel ihtiyaçlar için para
kazanmaya, böylece de sisteme hizmet etmeye ihtiyaçları kalmaz.
İnsanlar
para ödemeyince sistem, kontrol sistemlerini kaybetmeye başlar,
sisteme hizmet ortadan kalkar, işte bunun için gizli tutuyorlar.
İlginç değil mi? Her nasılsa 20.yüzyılın başından beri
insanlara dünyayı küresel ısınmadan veya iklim değişikliğinden
kurtaracaklarını söyleyenler hep aynı grup oldu...
Pekala,
madem bütün bunların sebebi karbondioksit, o halde serbest enerji
teknolojisini açıklayın, ama bunu yapmıyorlar, çünkü iklim
değişikliği veya küresel ısınmayı zaten uydurdular, şimdi de
dünyayı sanayisizleştirecekler. Aslında dünyayı kurtarma
bahanesiyle sürekli olarak dünya toplumunu değiştiriyorlar...
Başka
yerlerde olduğu gibi İngiltere’de de çok güzel bölgeler var.
Buralar, karbondioksit oranını düşürmek için kurulan işe
yaramaz rüzgar çiftlikleri ile mahvediliyor. Bunun ardında yatan
ise salmak istemedikleri serbest enerji. Eğer bütün bu UFO
hikayesi ile anti gravite teknolojisi ortaya çıkarsa, artık
serbest enerjiyi inkar edemezler. Bu yüzden de saklıyorlar, ama
daha başka şeyler de var. Bunlardan birisi de; bu realitede
deneyimlediğimiz tek zeki yaşam formunun insanlar olduğu
saçmalığı. Oysa biz sonsuz sayıdaki formlardan sadece
birisiyiz...
Emre Güney teşekkürler..
YanıtlaSilEmre Güney, çabanız için çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilKendim ve çevirileri yapan Esin Hanım adına geri bildiriminiz için teşekkür ederim.
Sil