Pulitzer
ödüllü yazar Alice Walker, ‘Desert Island Discs’ programında David Icke’ı
destekledi.
“Issız bir adada kalmak zorunda olsaydınız, yanınıza hangi kitabı alırdınız?” sorusuna Alice Walker, “David Icke’ın ‘İnsanoğlu Artık Dizlerinin Üzerinden Kalk’ adlı kitabını alırdım” diye cevap verdi.
Liam O’Brien
Pulitzer ödüllü
yazar Alice Walker, BBC Radio 4’ün, ‘Desert Island Discs’ programında İngiliz yazar,
komplo teorisyeni David Icke’ın çalışmalarını destekledi.
Isısz bir adada
kalacak olursa yanında hangi kitabı götüreceği sorusuna, ‘Mor Renk’ adlı
kitabın yazarı Walker, ‘Icke’ın ‘İnsanoğlu Artık Dizlerinin Üzerinden Kalk,
Aslan Artık Uyumuyor’ adlı kitabının adını verdi. 750 sayfalık kitapta David Icke, insanların
zihinlerinin ‘Ay’dan nasıl kontrol edildiğini anlatıyor. Icke’ın iddiasına göre
‘Ay’ aslında devasa bir uzay gemisi ve oradan insanlara ‘sahte bir realite
yayını’ yapılıyormuş ve bu tip bir manipülasyon, Matrix film üçlemesinde tasvir
edildiği şekilde çalışıyormuş.
Eskiden BBC’de
TV sunucusu olan Icke, 1991’de Terry Wogan Show’da kendisini mesih olarak
tanıtmıştı. O zamandan beri yazar ve
konuşmacı olarak kariyerini sürdürüyor. İlginç fikirlerinden
birisi de, dünyanın şekil değiştiren sürüngenler tarafından yönetilmekte
olduğu. Buna Kraliçe ve Obama da dahilmiş.
Bu, Alice
Walker’ın Icke’ı ilk destekleyişi değil. Websitesinde, eski futbolcuyu Malcolm
X’e benzetiyor ve onun ‘İnsanoğlu Artık Dizlerinin Üzerinden Kalk’ kitabını en
büyük okuma macerası olarak nitelendiriyor.
Hepsini tam olarak anlayacak kadar bilimsel bir beyne sahip olmadığı
için hayıflanıyor ve şöyle diyor: “İlk
defa dünyamızı içine çekmiş olan inanılmaz boyutlardaki
kötülüğün kökünü görüp, tahayyül edebildim ve anladım”.
Ancak Alice
Walker, Icke’ın bazı iddialarına da ihtiyatla yaklaşıyor ve “Hepsine inanıyor muyum? Bunun bir öneminin
olduğunu sanmıyorum” diyor. ‘Deser Island
Discs’ programımızdaki bu ilginç görüşme sırasında Walker, Steven Spielberg’ün
1985’te, ‘Mor Renk’ adlı kitabından bir
film yapmış olması hakkında da, ‘İnanılmaz
birşeydi, filmde o kadar çok sevgi vardı ki, sanki elle tutulabilir gibiydi”dedi.
Alice
Walker’ın Websitesi’nden
David Icke ve
Malcolm X
Yakın bir zamana
kadar David Icke’ı tanımıyordum; partnerim sağolsun, onun tavsiyesi ile birkaç
videosunu izledim. En çok takdir ettiğim, David Icke’ın zihninin
özgürlüğü. Onun zihni bu gezegendeki
esrarengiz insan realitesi hakkındaki bilgileri küçük, bazen de çok büyük
parçalar halinde bir araya getiriyor.
Hepsine inanıyor muyum? Bunun öneminin olduğunu sanmıyorum. Bu nedenle
2013 yılbaşına onun cesareti, alçakgönüllüğü (belki küstah gibi görünebilir, ama bunun nedeni
başkalarının ne düşündüğünün endişesi içersinde olmaması), kararlılığı ve
düşünce özgürlüğünü takdirlerimle kutlayarak başlamak istiyorum. Bana büyük çapta Malcolm X’i hatırlatıyor.
Keşke Malcolm yaşıyor olsaydı, ikisinin yapacağı bir sohbeti izlemek için neler verirdim. Malcolm’un da
‘gerçek sevgisi’ onu bazen garip, hatta şoke edici yönlere taşırdı. Eskiden
hatırlıyorum, bazılarımızın adlandıramadığı veya içinde yaşadığımız
olumsuzlukları ve hayal bile edemediğimiz olayları Malcolm o müthiş özgür
zihniyle görürdü. Bu ne kadar büyük bir mutluluktu. Şimdi de David Icke’ın
yaşadığı ve başardığı düşünme özgürlüğüne tanık oluyoruz. Bazılarımıza çok
garip gelse bile bu tür insanlar dünya için birer armağandır. Biz insanların
gelişmesini sağlayan, onlar gibi
insanlardır. Bazen cesaretimiz olmasa bile merakımız bizi onların peşinden
götürür.
Benim favori
videolarımdan birisi de “David Icke at the Oxford University Debating So
ciety” dir. Onun verdiği bilgileri henüz bilmiyorsanız, başlangıç için iyi bir video derim.
Mutlu Yıllar
En iyi haber: Uyanıyoruz. David ise çoktan uyanmış.
David Icke-Live At Oxford Union Debating Society 1/11-You Tube
ciety” dir. Onun verdiği bilgileri henüz bilmiyorsanız, başlangıç için iyi bir video derim.
Mutlu Yıllar
En iyi haber: Uyanıyoruz. David ise çoktan uyanmış.
David Icke-Live At Oxford Union Debating Society 1/11-You Tube
(‘İnsanoğlu, Artık Dizlerinin Üzerinden Kalk’ kitabının arka kapak yazısı)
İNSANOĞLU, ARTIK DİZLERİNİN ÜZERİNDEN KALK
ASLAN ARTIK UYUMUYOR
David Icke, şoke edici sırları ve bastırılmış bilgiyi ortaya çıkarmak için yapmış olduğu yirmi yıllık çalışmalarını bu müthiş kitabı ile pekiştiriyor.
İnsanoğlunun ve ‘gerçek’in doğasının manipülasyonunu, tamamen yeni anlayış seviyelerine taşıyor ve insanoğlunun artık dizlerinin üzerinden kalkıp kendilerini, beşikten mezara kadar sinsice kontrol altında tutan uğursuz aileler ve insan olmayan varlıklardan geri almaya davet ediyor. David Icke, 1990’daki olağanüstü ‘uyanış’ından beri, birçok kere dünyadaki ‘keskin gerçek’leri dile getirdi. Şimdi bunu yine yapıyor.
‘Dünya’nın ve kollektif insan zihninin; ezelden beri, masum bir gök cismi değil, yapay bir yapı, muhtemelen içi oyuk küçük bir gezegen/ bir planetoid veya devasa bir uzay gemisi olan ‘Ay’da barınan dünya dışı bir ırk tarafından manipüle edilmekte olduğunu açıklıyor.
David’in ‘Ay Matriksi’ olarak adlandırdığı; ‘Matrix’ filmi üçlemesinde de benzer bir
şekilde tasvir edilmiş olduğu gibi, ‘insan beden aklı’nın, Ay’dan yayılan
frekans ile manipüle edilerek deşifre ettiği bir ‘sahte realite’... Ay Matriksi, insan beden bilgisayar sistemini
‘hack’lediğinden/gaspettiğinden beri insanları ve dünyayı, sürekli olarak manipüle edilmiş bir gerçekle
besliyor.
Olağanüstü bir zamandan geçiyoruz. Bir tarafta Ay Matriksi’ne hizmet eden kitlenin
uyguladığı Orwell tarzı, tamamen gözetleme ve kontrole dayalı global bir devlet
tipi, diğer tarafta, David’in ilk kez 1990’daki uyanışını takiben keşfetmiş ve
ilk kitabına adını vermiş olduğu, muhteşem güzellikte bir enerji dönüşümü olan
‘Gerçek’in
Titreşimleri’ var. David’in, ‘Gerçek’in Titreşimleri’ dediği pozitif
enerj dalgası insanlara, varlıklarının asıl benliği olan ‘Sonsuz Sevgi/Sonsuz
Bilinç’ olduklarını hatırlatarak onları
uyandırıyor.
İnsanlık bir çatal ağzında ve artık bir seçim
yapmanın zamanı geldi. ‘Sonsuz Bilinç’ olarak gerçek dehamıza ve
potansiyelimize uyanacak mıyız, yoksa beden aklı ve ‘Ay Matriksi’nin ürettiği
illüzyonların içinde hapis kalmayı sürdürecek miyiz?
Seçimimizin birisi hayal bile edemeyeceğimiz ölçüde
bir potansiyel ve özgürlük sağlayacak, diğeri ise, bizi ve çocuklarımızı,
‘1984’ün yazarı George Orwell’i bile irkiltecek ölçekteki bir diktatörlüğe taşıyacak.
‘İnsanoğlu
Dizlerinin Üzerinden Kalk’ adlı bu kitabı okuduktan sonra, okumadan önceki
kişi olarak kalmanız mümkün değil.
Hayatınızı değiştirecek, realitenizi değiştirecek ve bu bilgiler doğrultusunda
hareket edecek olursanız da ruhunuzu özgür kılacak...
[Kitap yakında bu blogun çalışmalarını borçlu olduğumuz WeUsAll sayesinde Türkiye'de Türkçe olarak satışta olacak. Bizi izleyin...]
Bu konuda yorum yapmama izin verdiği için ve David Icke gibi bir değerli adamı Türkçe'den izlememize aracı olduğu için sevgili Emre'ye çok teşekkür ederim.David Icke'nin, Ay'ın bir uzay aracı olduğu ve dünyaya insan beynini manipule edici dalgalar gönderdiği son derece önemli ve doğru bir bilgidir. Daha önce okuduğum ve Atlantis''in çöküş sürecini anlatan bir sprituel mesajda bu konu anlatılıyordu. Atlantis'in yüksek teknolojiyle (adeta büyü gibi) yönetildiği son devrinde, şu an gökte bulunan Ay'dan iki tane varmış. Bunlar yörüngeye oturtulmuş iki uzay aracıymış aslında... O devirde bu iki devasa uydu Dünya üzerinde iklim kontrolü, meteorolojik koşullar yaratma vb yollarla tarım arazilerinin ve Dünya'nın dengesinin korunmasını ve bol mahsul alınarak tarımsal ve ayrıca ekolojik zenginliği sağlıyormuş.Sonra iktidarı, mevcut yönetimi kandırarak bugün Kabal=İlluminati=Masonik Şeytani örgütler olarak bildiğimiz grup ele geçirmiş ve bu iki uydunun yeteneklerini iklim silahı olarak rakiplerine ve düşman gördükleri ülkelere karşı (HAARP gibi) kullanmaya başlamışlar.O derecede gözleri dönmüş ki sonunda Dünya atmosferi tam bir kargaşaya gömülmüş herşey kontrolden çıkmış... Bu devasa Ay'lardan biri Dünya'ya düşüp parçalanmış ve korkunç bir küresel felakete sebep olmuş.Küresel "Tufan", yani Atlantis''in batışı işte bu sebeple olmuş.
YanıtlaSilKısacası şimdi ki Ay, Atlantis devrinin bir teknoloji harikası olarak hala gökte asılı bulunuyor, çok ilginç bir bilgi değil mi? Kur'anda da Ay'la ilgili olarak verilen çok enteresan bilgiler var... İçinde kötülüklerin gizli olduğu, bunların Ay'ın merkezinde bulundukları, Dünyada şeytana hizmet edenlerin Ay'ı bir şekilde bombalayarak bu kötü güçlerin dışarı çıkmasını isteyeceklerini vb anlatıyor.Hz.Peygamberin de bu konuda hem eylemleri (Bu kötülüğü engelleme konusunda) hem de sözleri var. Bugünlerde Amerikalı şeytaniler Ay'ı bombalıyorlar bkz. (http://www.onaltiyildiz.com/haber.php?haber_id=2390), malum sebepten ötürü... Ayrıca Ay'ın karanlık tarafında netameli işlerin döndüğünü zaten biliyoruz...
David İcke'nin sözünü ettiği uzun varlıkların dünyaya geldiği doğrudur. Bunların bir kısmının video görüntülerini çekerek (yasar bağ@yasarba) twitter hesabımda yayınladım. Bunların dışında çok değişik varlıkların bizler ziyaretlerine tanık olduk. Bunların bazıları kutsal kitaplarda açıklanan Melekler, Cinler, Şeytanlar ve ölen insanların ruhları olma olasılıklarının çok yüksek olduğunu düşünüyoruz. Dışımızdaki varlıklarla uzun süre bir iletişmimiz oldu. Kısacası bu varlıkların düşünce safhasında olan düşüncelerimizi bildiklerini ve bunları yönlendirebildiklerine tanık olduk.28.07.2015 Yaşar BAĞ
YanıtlaSil