2 Kasım 2018 Cuma

Mobil Kıyamet: 5G

Gerçek’in Titreşimleri” - 89


5G ile; tablet, laptop ve mobil telefonlar, saniyede 700 ila 5.8 milyar mikrodalgadan, saniyede 24 ila 90 milyon mikrodalgaya ulaşıyor. Buna “Frekans Armageddon”u diyebiliriz ve bu bir abartı değil! 



5G: Beden ve Zihin için “Frekans Armageddon”u demektir...

Başlıkta sözü geçen “Armageddon” belki biraz İncil’si kaçacak, pekala, ama sözlükte Armageddon’un anlamına bakacak olursanız , o zaman bu video başlığının muazzam güçlü ve yıkıcı 5G iletişim sistemi için uygun bir kelime olduğunu görebilirsiniz. Armageddon’un ilk tarifi “Yargılanma gününden önce iyi ve kötü arasındaki son savaş”. Eh, bu belki biraz uymadı, ama diğer tanım şöyle; “Nükleer bir Armageddon gibi, özellikle dünyayı veya insan ırkını yok edecek gibi görünen dramatik ve felaket getirecek çatışma.”

Tabii bu terimle 5G’nin ne kadar ultra güçlü, ultra yüksek frekanslı bir iletişim sistemi getireceğini anlatmaya çalışıyorum. Zaten hali hazırdaki radyasyonun insanları ruhsal ve duygusal olarak olumsuz etkilediği birbiri ardından yapılan çalışmalarla belgeleniyor. 5G’de iletişim frekanslarının gücündeki artış, dolayısıyla da insan sağlığı üzerindeki bedensel ve ruhsal etkileri soluk kesici. İnsanların şimdi deneyimlemekte oldukları global Wi-Fi radyasyon denizi ile arasında müthiş farklar var. Fark inanılmaz. Sadece bir fikir vermek için, hatta sayısız insan üzerindeki etkileri bu 5G sistemi ile garantileniyor!

3:19:
Tabii, bütün bu baz istasyonları ve cep telefonları ve radyasyon üreten teknolojinin insan bedeni, insan zihni ve duyguları üzerindeki etkisini görüyoruz. Sağda solda okuduğumuz makalelerden başka binlerce bilimsel belge mikrodalga radyasyonunun biyolojk etkilerini anlatıyor. Sadece kansere, DNA tahribatı, kalp problemleri, stres hormonlarında artış, uyku bozuklukları, depresyon, baş ağrıları ve tedirginliğe sebep olmuyor, üremeyi de olumsuz etkiliyor. Sperm sayılarında büyük düşüş görülüyormuş.

4:15:
Kanser ile özellikle kablosuz radyasyon bağlantısı son derece rahatsız edici. 2011’de Dünya Ticaret Örgütü Uluslararası Ajansı’nın kanser araştırma bölümü, bütün kablosuz cihazlardan yayılan mikrodalga radyasyonun kanserin insan unsuru nedeniyle oluştuğunu göstermiş.




4:39:
Son zamanlarda yapılan diğer çalışmalar da beyin kanseri ile uzun süreli mobil telefon kullanılması arasında bağlantı olduğuna dair güçlü kanıtlar gösteriyor. Yeniden ve yeniden çalışmalar, beyin tümörü vakalarında artan bir yaygınlık gösteriyor. Duyuyoruz, ama neden olduğunu bilmiyor muyuz? Neden olduğunu anlamıyor musunuz? O halde şu lanet olası telefonu elinizden bir bırakın da anlatayım! Sebep ve sonuç, odada tek bir fil yok, koca bir fil sürüsü var!

5:22:
Artan vakalarda en az 10 kanser vakası, kablosuz teknolojileri ile bağlantılı. Genç kadınlar, cep telefonlarını göğüslerinin üzerinde taşıyorlar. Polis memurları da iletişim cihazlarını nerede taşıyorlar bir bakın.

5:49:
Tümör artışı, çok düşük kablosuz radyasyona maruz kalındığı için. Yani bu olanlar bile, oldukça düşük radyasyon seviyelerinden oluyor. Şimdi A.B.D. çıkacak olan 5G için denemelere başladılar. Ve İngiltere’de denemelere başlayacaklarını ilan ettiler, bu düşük seviyeler tavanları aşacak!!!

6:30:
Bir düşünün, etkisini zaten biliyoruz, bu insan sağlığına neler yapar! Dahasını anlatacağım. Makalede şöyle diyor: 5G küçük antenler gece gündüz, doğal olmayan, ve mili-dalga ve mikro-dalga radyasyon yayacak. Elektromanyetik spektrumdan daha önce hiç deneyimlenmemiş derecede güçlü bir şey.

7:08:
Bir de üzücü bir gerçek daha; Amerikan ordusu 5G’de olduğu gibi milimetre dalgaları kalabalıkları kontrol altında tutmak için kısa mesafede öldürücü olmayan silah diye kullanıyor, çünkü dalgalar vücudun yüzeyini etkiliyor, deride yanma hisi yaratıyor.

7:38:
Dolayısıyla şimdi önerilen şey şu ki, zaten başlatıldı, 5G iletişim sistemi Amerikan ordusunun kalabalıkları dağıtmak için kullandığı deride yanma hissi yaratan frekans bandında çalışıyor...


8:14:
Küçük kutular, küçük antenlerden bahsediliyor. 5G frekansı çok iyi yol almıyor, dolayısıyla, bugün gördüğümüz büyük kuleler telefonlar için iletişim sistemi, Wi-Fi v.s için uzaktan ulaşıyordu. Yani bu zaten yeterince kötüydü, ama 5G çok iyi yol almadığı için, açık açık söylüyorlar, eğer bu teknolojiyi getireceklerse bu olmak zorundaymış.

8:57:
Bu biriken ölümcül frekansı yayan küçük kutular bütün sokaklara, lamba direklerine, her yere yerleştirilecek. Evlerimizin dışında, yatak odalarının dibinde, bu teknolojiden en çok etkilenecek olan çocuklarımızın odalarının önünde olacak. İş yerlerinin, okulların dışında olacak. Yani insanlar 7/24, bu ölümcül 5G frekansının içinde olacaklar, kent bölgesinde olmak istiyordunuz, şimdi Wi-Fi’dan uzaklaşmanız lazım.


9:46:
Kentten bahsediyoruz, ama bunu her yerde istiyorlar, sebeplerini de sonra açıklayacağım, kırsal kesim de dahil. Dünyada her yerde istiyorlar, çünkü bu kitlesel, insanların kontrolü için tahayyül edilmesi bile zor bir plan. Şimdi bu videoda noktaları birleştirip belirli bir bağlama yerleştirmeye çalışacağım.

10:18:
Çoğumuz evlerimizin dışındayken maruz kalacağız, okullarda, iş yerlerinde. Kronik bir şekilde maruz kalmak ciddi sağlık problemlerine yol açıyor. Deri kanseri, katarakt, kalp düzensizlikleri ve anormallikler. Mikrodalgalar beyin ve DNA hasarına, beyin tümörlerine, bilişsel fonksiyonların, üreme yeteneğinin bozulmasına sebep oluyor kemirgenlerin, arı ve kuşların üremesini etkiliyormuş. Üstelik arılara olan sadece bu da değil.

10:58:
Bütün bunlar olurken, arıların ortadan kaybolmaları ve ekinlerin durumu çevresel zehirlenmeye bağlanıyor. Ama bu gittikçe artan radyasyon ortamının, sadece arıları değil, dünyadaki bütün doğal ortamı kitlesel olarak etkilediğinin de iyice altını çizelim.

11:28:
Kaliforniya’da yerleşik bir Otoimmünite (kendi dokularındaki antijenlere karşı antikor oluşması) Araştırma Vakfı’nın direktörü Prof. Trevor Marshall şöyle diyor: “Yeni 5G kablosuz teknolojide milimetre dalgaları var. Son derece yüksek frekanslı fotonlar üreterek 4G’den ve Wi-Fi’dan çok daha fazla enerji içeriyor. Bu teknolojiyi güvenilirliğini kanıtlamadan sunuyorlar.” Bunu yapıyorlar ve milimetre dalgalarının insan bedeninin her yerini, zihnini ve duygularını etkilediğini bile bile göreceğiniz gibi son derece pervasızca açıkça da söylüyorlar...

12:16:
Peki bütün bunlar neden? Bir seviyede beyinin, genetik sistemin ve hücrelerin nasıl iletişime girdiğine bakıyoruz. Merkezi sinir sistemi nasıl çalışıyor? Hepsi elektriksel, sonra da elektromanyetik olarak iletişime giriyor. Bedenin temel kurulumu elektromanyetik alan veya alanlar bilgisi. Eğer radyasyon frekansı, elektromanyetik radyasyon verirseniz, bu da bedenin radyasyon durumu ile uyumlu değilse, etkileyecektir. Önce bilgiyi etkileyecek, sonra da beyini ve bedenin iletişim sistemini...

13:31:
O sistemleri bozarsa çalışmaz, çalışmadığı takdirde sonsuz şekillerde kanser, hastalıklar, uyumsuzluk olarak dışavuracaktır. Elektriksel beyin faaliyetlerine bakın, duygu ve düşüncelerimizi nasıl işlemliyoruz? Eğer elektrik elektromanyetik sistemler, denge, iletişim ağları, dışarıdan kaynaklanan teknolojik kaynak, özellikle de 5G tarafından bozulursa, şimdiye kadar sağlığımıza bundan daha yıkıcı ve güçlü bir tahribat yapılamaz diyebilirim.

14:33:
Sonra sadece sağlığımız değil, ruhsal ve duygusal durumumuz da bozulacak. Sayısız çalışma ve deneyle sabit, frekans yoluyla zihinsel işlemlere “hack”lendiği veya girildiği zaman insanların kendilerinden geldiğini sandıkları zihinleri, düşünceleri, bilgileri aslında kendilerinden geliyor olmayacak! Bu gayet iyi biliniyor ve çok gelişmiş bir teknoloji. Matrix filminde Morpheus Neo’ya ne diyordu? “Şimdi bu soluduğun hava mı sanıyorsun?” Ben de bunun farklı bir versiyonunu söyleyeceğim; “Şimdi bu düşündüğün düşünceler senin mi sanıyorsun?”

15:48:
Sözünü ettiğim bu teknoloji ile gerek yok. Ve bu 5G’yi nasıl satıyorlar? Oh, birkaç saniye içerisinde sonsuz sayıda saçmalık/sinema film v.s. yüklemesi yapabileceksiniz. Oh, tabii, ama o bunun için değil. Sadece insanları cezbetmek için bir yem. En önemli amaç, uzun zamandır planlanmış olan ruhsal, duygusal ve fiziksel kontrol sistemi. Anlatacağım sebeplerle bunun olmasına izin verirsek hepsi, bildiğimiz gibi sonunda insan ırkının sonunu getirmek. Ama bunun arkasında ne kadar soğukkanlı, klinik, psikopatça bir küstahlık var, bunu görmeniz için size bir klip sunacağım. Konuşmayı yapan Tom Wheeler, Amerikan Federal Komünikasyon Komisyonu’nun başkanı. Aslında görevleri Amerika’daki komünikasyonu kontrol etmek ve bizi Wi-Fi endüstrisinden korumak olması gerekirken bu klip izleyince çok sarsılacaksınız.

17:55:
Bu klipte Tom Wheeler size ne olacağını anlatıyor, size herhangi bir şey sormuyor, bir fikir alış verişi yok, size 5G ile ne olacağını anlatıyor. Bunu hiçbir şeyin durduramayacağını söylüyor. Aslında dediği şu: “Güvenli olup olmadığını anlamak için insanlara felaket getirecek olan bu teknolojiyi geciktirmeyeceğiz, bunu gerçekleştireceğiz”. İşte Wheeler ve insan toplumunu yöneten zihniyete bir örnek.

18:52:
20 Haziran 2016. 5G hakkında FCC/Amerikan Federal Komünikasyon Komisyonu, Basın Toplantısı/Washington, DC.


18:54: (Wheeler)
Büyük ezber bozan 5G çok daha yüksek frekans bandları kullanacak ve daha önce mobil geniş bandlı ve diğer uygulamalar için düşünülmüş. Böylesine milimetre dalga sinyallerinin fiziksel özellikleri var, hem sınırlı, hem güçlü.

19:10: (Wheeler)
Dar ve düz hatta yol alıyor ve fiziksel cisimlerin içinden geçmiyor. Ancak çok parlak mühendisler yeni antenler geliştirdiler, bunlar sistemi çalıştırmak için sinyalleri hedefleyip yükseltiyor. 5G’nin alt yapısı için muazzam sayıda küçük hücrelerin yerleştirilmesine gerek var. Eminim ki bu eylem, tahmin edilmesi güç bir çığır açıcı olup müthiş bir bereket getirecek. Ekonomik harekette on milyarlarca dolar yaratacak ve bu çok çok önemli, çünkü Amerikan şirketleri kapıdan ilk çıkanlar olacak, 5G bu nedenle ulusal bir öncelik!


20:15: (Wheeler)
Ve teknolojik gelişimin yolundan çekilin. Bazı ülkelerden farklı olarak, biz önümüzdeki birkaç yılı, “5G olmalı mı veya nasıl çalışmalı” diye harcamamak gerektiğine inanıyoruz. Geleceğin kendisini icat etme yolu var. Geleceği tarif etmek için yenilikçileri salıvermek, komiteleri ve düzenleyicilerin geleceği tarif etmesini beklemeye oranla daha çok tercih edilir.

20:42: (Wheeler)
Standartları beklemeyeceğiz. Endüstrinin bu fırsatı yakalamak için hazırlandığını görüyoruz. Verizon ve AT & T, 2017’de 5G denemelerine başlayacaklarını söylediler.


20:54: (Wheeler)
Sözünü ettikleri ilk ticari işlemler 2020’de başlayacakmış. Daha bitmedi. Temmuz 14 aksiyonunun bir bölümü olarak bir başka yüksek frekans bandı daha açmak planımız var. 5G’yi kullanımı için yüksek frekans bandlarının çoğunun uydu kullanıcıları var, Savunma Bakanlığı’nın uygulamaları veya en azından geleceğin uydu savunma kullanıcıları var.


21:20: (Wheeler)
Bu demektir ki, uydu ve karayla ilgili kablosuz arasında paylaşım gerekecek. Özellikle ilgili olan konu 28 gigahertz bandı. Ama herkes 5G’nin ne olacağının ayrıntılarını bildiğini söyler, ama bir de öteki türlü düşünün. Bir şey bağlanabiliyorsa, bağlanacaktır. Yüz milyarlarca mikroçip ilaç şişelerinden bitki sulayıcılarına kadar bağlanıyorsa, 5G’nin geleceğinin de kentlerde tek iş sahası olacağı nosyonunu da geri çeviremeyiz.


21:55: (Wheeler)
5G devrimi, ülkemizin bütün köşelerine ulaşacak, yerel yönetimler daha fazla anten yerleştirecek ve konumlandırma uygulamaları sıkılaştırılacak.


22:09: (Wheeler)
Amerika’nın yerel yönetimleri bizim bu ulusal önceliğimizi nasıl yerine getireceğimizi tayin etmede önemli bir rol oynayacak. Bir konuda emin olabilirsiniz, en büyük İnternet uygulaması daha hayal bile edilmedi.

22:30: (Wheeler)
Ekonomik faaliyette on milyarlarca dolar ve kahrolası, bu çok önemli!


22:38: (David Icke)
Bu çılgınlık durdurulmalı!


22:42:
Evet, bay Wheeler. Ne hoş adam değil mi? O aynı zamanda Wi-Fi endüstrisinin önceki lobicilerinden. Böylece karşınızda bir hükümeti temsil eden birisi var. FCC/ Amerikan Federal Komünikasyon Komisyonu aslında Wi-Fi endüstrisini kontrol eden bir koruyucu olmalı, ama bu eski lobici, parantez içinde aynı Wi-Fi endüstrisi için eski lobiciydi. Dünya işte aslında böyle çalışıyor ve bu kadar öldürücü 5G bizlere empoze ediliyor.

23:51:
Yaptıkları tek test ısı testi, bu teknolojinin ısınma etkisi. Test etmedikleri ve etmeyecekleri 5G’nin biyolojik etkileri, zihinsel ve duygusal etkileri. Bunlar, termal etki üretmeye başladığı noktanın altında olan seviyeler.

24:36:
Ana hatları verirken, “Bunu bütün sistemde bulursunuz, hükümet güvenli seviyeler tavsiye etti” dedikleri zaman, bu güvenli seviye değil, onunla hiç alakası yok, o seviyenin istediklerini yapabilmeleri için endüstri açısından güvenli olması lazım, çünkü eğer seviyeler gerçekten güvenli olan o noktada ise, o zaman Wi-Fi ve teknoloji endüstrilerinin şimdi yaptıklarının çoğuna izin verilmezdi!


25:30:
Yani şimdi bulunduğumuz durum bu ve şimdi anlatacağım üzere çok daha büyük bir tablonun bir parçası.


25:46:
Birkaç yıl önce CIA’in başı olan David Petraeus gelmekte olan bir şey hakkında, artık gelmekte değil, çoktan geldi, bir konuşma yaptı. O zaman, gelmekte olan şey eşyaların İnternet’iydi.


26:07:
Eşyaların İnternet’i her şeyi İnternet’e bağlayacaktı. Buzdolabınızdan akıllı sayacınıza, hepsi bununla bağlantılı olacak, sürücüsüz arabaya kadar planladıkları her şey, her cihaz, şöyle bir bakın. Günler geçtikçe İnternet’e bağlanan yeni cihazlar çıkıyor.

26:42:
Bütün plan, “akıllı şebeke” olarak bilinen iletişim ağı, bu nedenle bugün her kelimenin önüne “akıllı” sıfatı konuyor. Akıllı bu, akıllı şu, akıllı öbürü v.s. Akıllı kontrol şebekesi var, bazıları ona “cloud/bulut” diyor. Bağlandığı zaman her yeri kontrol ediyor. Çünkü her şey internet’e bağlandığı zaman, İnternet’i kontrol eden her şeyi kontrol ediyor.


27:17:
Plan bu, ama dahası var, çünkü onun ötesinde bir adım daha var. Asıl ulaşmak istedikleri plan şu. Zaen bundan bahsediyorlar, mesele görülebilir veya görülemez mikroçipler yoluyla insan bedenine, insan beynine teknolojik olarak bağlanmak. Nanoteknoloji mikroçipler aynı İnternet’e, aynı akıllı şebekeye, aynı “cloud/bulut” a bağlanacak.

28:06:
Ve bu, eşyaların İnternet’inin de bir adım ötesinde, her şeyin İnternet’i olacak. Şimdi teknolojiyi bütük şekilleriyle İnternet’e bağlarsanız, teknolojiyi İnternet kontrol eder, insan beynini, zihnini, bedenini İnternet’e bağlayın, insan beyni/aklı İnternet’i kontrol eden ne ise, kim ise onun kontrolüne girer.


28:42:
İşte insan beynini yapay zekaya bağlamak için sürekli olarak teşvik buradan kaynaklanıyor. Ray Kurzweil-Google’un yöneticisi gibi tipler var, çünkü Google ve Facebook gibi şirketler bu işin öncülüğünü yapıyorlar. Kurzweil’in dediği gibi insan beyni 2030 itibariyle yapay zekaya bağlanacak veya bağlanmaya başlayacak ve diyor ki; “Bu bağlantı sürdükçe yapay zeka gittikçe daha fazla insanların yerine düşünecek”. Bunlar onun sözleri, temel olarak bildiğimiz şekliyle insan düşüncesi kalmayacak, insan aklı artık insan aklı olmayacak. Bilgisayar terminali, biyolojik terminal gibi bir şey olacak, hatta sonunda biyolojik bile olamayacak. Sentetik bir şey olacak.

30:05:
Yapay zeka için bir bilgisayar terminali, aynı yapay zekanın İnternet’i ve İnternet’e bağlanan her şeyi kontrol etmesi planlanıyor.

30:19:
Şimdi bunu gerçekleştirmek için, bu her şeyin İnternet’ini yaratmak için, bu akıllı şebeke sistemini yapay zeka kontrol edecek. Yapay zekayı kontrol eden her şeyi kontrol eder, bunun için belirli seviyelerde güç ve iletişim sisteminde bir frekans gerekir öyle değil mi? Yoksa burada 5G’den mi söz ediyorum? Hatta onun da ötesinde güçlü seviyeler... Sanmayın burada bitecek.

31:02:
Noktalar böyle birleşiyor. Aslında olanlar bunlar. Eğer global olarak bir Wi-Fi cloud sistemi olacaksa, dünyadaki herkes teknolojik olarak mikroçiple kontrol edilecek ve bu “cloud”a, bu akıllı şebekeye bağlanacak. O zaman bariz bir şekilde her yerde Wi-Fi olması lazım ki herkes bağlanabilsin. İşte bu nedenle yörüngeye bu kadar çok sayıda uydu koyuyorlar, bütün dünyaya Wi-Fi yayınlasın diye...


32:13:
Google bu işin içinde. Kahrolası canavar. Tıpkı Facebook gibi. Diyorlar ki, “Hayır hayır, biz sadece bir sosyal medya platformuyuz, oh, hayır biz sadece arama motoruyuz”. Yalan! Eğer insanlar Google ve Facebook’un farketseler ve onları kimin kontrol ettiğini, gerçek bundan ibaret. Kıvırmaya gerek yok.

32:47:
Sonra bir de Elon Musk var. Bu “Uzay X-man” çıkıp ne diyor? İnsan beynini yapay zekaya bağlamak insanlığın sonu olurmuş. Çok tehlikeli, evet, kesinlikle Musky! Peki o zaman sen neden uyduları yörüngeye sokuyorsun? Neden Amerikan hükümetinden binlerce uyduyu yörüngeye yerleştirmek için iznin var?


33:22:
Bütün dünyada Wi-Fi olsun diye. Bir yorum yapar mıydınız? Silikon vadisi, tam olarak şeytanın oyun alanı. Olan şu. Hala çocuk gibi bazı şeyleri yutuyor ve neler olduğunu ve ardındaki su katılmamış kötülüğü görmüyorsak, o zaman çocuklarınıza ve torunlarınıza, eğer yeterince gençseniz kendinize bakın, ama asıl çocuklarınıza bakın ve düşünün, hayatlarında/ömürlerinde düşünmek için kendi akılları olmayacak, duyguları olmayacak, yapay zeka neye karar verirse o olacaklar.


34:59:
“Oh, bu David Icke da delinin biri! Neler söylüyor bakar mısın?” Çevrenize bir bakın ve noktaları birleştirin, işlerin nereye varacağını görmek o kadar zor değil. Son birkaç haftadır söyleyip duruyorum, bunu Silikon Vadisinde yapıyorlar.Google ve Facebook ve tabii Google’ın sahibi olduğu YouTube, dünyadaki en çok gözetlemenin ve sansürün yapıldığı yerler, ama burada da bitmiyor. Silikon Vadisi de istihbarat ağı, Pentagon’ın teknolojik gelişme kolu DARPA tarafından kontrol ediliyor. Silikon vadisi yoluyla bu şirketlere nüfuz edip plana göre insanları bu yöne itiyorlar. Sizin başka tarafa bakmanızı istiyorlar, o halde gelin biz kahrolası bu adlara takılalım. Ben de diyorum ki, 5 G çıkmaya başlayınca, bütün etkileriyle geliyor!!!


36:47:
Amerika’da “Oh, ben Trump taraftarıyım, hayır ben ona karşıyım” uyumaları var. Oysa Silikon vadisinde insanlığın sonunu getirecek neler hazırlanıyor.

37:08:
“Bugün çok kızdım, bu hafta takımım kaybetti!” uykusunda olanlar var. Yöneticiyi değiştirirler biter. Ama Silikon Vadisi faaliyette. İnsanoğlunun sonunu getirecekler. Artık biraz büyümenin zamanı geldi. Yaşadığımız dünya için bir sorumluluk alma zamanı, sürekli olarak sızlanma zamanı değil! Veya saklanabilirsiniz, çünkü bu seçim bizim, ama 5G’den saklanamazsınız! Çünkü her yerde olacak!

38:00:
Bu şekilde devam edecek olursak, haydi insanoğlu, şöyle bir etrafına bak ve neler oluyor gör, artık uyan!


5G: Çılgınlığın ötesi:

Ultra yüksek frekans radyasyonu (24-100 Ghz veya fazlası)
Hedef alınan ve yükseltilmiş sinyaller.
Kitleler halinde kulelerin yerleştirilmesi.
İnsanlardan milyon dolarların kesilmesi.
Standart yok. Test etme yok.
Her şey kabul.
2017’de deneme yerleştirmeleri.
Uydu ve askeri op. paylaşımı.
Her şey ve herkesin mikroçip ve IP’si olacak.
Kırsal kesim dahil bütün alanlar radyasyona boğulacak.
Yerel hükümet temsilcilerine rüşvetler verilecektir...


1 yorum:

  1. Bu cilginligi onlemek icin duz insana dusen en onemli gorev sanirim Dunyaya ve bu negatiflere ve negatiflige surekli isik gondermek olmali. Basmeleklerin meleklerin ve yuksek titresimli pozitif varliklarinda isigiklarini Dunyamiz uzerinde tutmalarini isteyip bunu hayal etmeliyiz. Dunya cok guzel ve guvenli bir yer olarak yasamina devam etsin. Oyleyse olsun. Sevgi ve isikla....

    YanıtlaSil

Paylaşım