9 Mayıs 2018 Çarşamba

Normal nedir? Normal misin deli mi?


Gerçek’in Titreşimleri – 82

Beyin Yıkama ve Zihin Kontrolü





0:02:
Eğer çılgın bir yerde doğmuşsan, o çılgın yerde büyümüşsen ve o çılgın yerde bir yetişkin olmuşsan, o zaman bildiğin tek yer o çılgın yer olacaktır. O zaman senin ölçülerine göre “çılgın olan” normaldir. Dışarıdan birisi gelip de bunu görürse, “Burası amma da çılgın bir yer!” der.

0:28:
Çılgın olarak nitelendirir, çünkü kendisi normal değildir. Ama o insanlar ona alışmıştır. Mesele burada Brian, normal nedir? Normal, bizim normal olarak deneyimlediğimiz şeydir. Mesela Avustralya’nın kuş uçmaz kervan geçmez misali bölgelerinden birindeysen, senin için normal olan; evinin önünde gelip geçen kimsenin olmaması, hiçbir taşıt görmemendir, ama Londra’nın göbeğinde doğmuşsan, orada yaşıyorsan, o zaman senin için normal olmayan; orada hiç insan ve taşıt görmemektir.

1.01:
Dolayısıyla, Avustralya’ daki o ıssızlıkta bir taşıt geçse, “Hey, bir araba! Bu hiç normal değil!” dersin. Aynı şekilde birisi Londra sokaklarında hiç araba veya insan görmezse, “Allah Allah, neler oluyor, bu hiç de normal değil!” der.

1:13:
Normal olan, bizim normal olarak deneyimlediğimiz şeydir. Ve eğer çılgın bir yerde yaşıyorsak, o zaman bizim normal olarak deneyimlediğimiz şey bu olur. Dünyaya gelmişiz değil mi? Dünyaya geldiğin zaman, neler olduğunu görürsün ve nasıl görmüşsen dünyayı aynen öyle bilirsin.

1:38:
Çılgın bir yerde doğmuşsan, aynen şimdi olduğu gibi, çılgın olduğunu görmezsin. Mesela benim gibi biriysen, bu çılgın yer hakkındaki her şeyi sorgularsan, o zaman tabii ki o toplum seni “deli” olarak görür.

2:00:
Bunu bir iltifat olarak kabul ediyorum. Kitabımda anlattığım şeylerden birisi de bu, bir “aptal” tarafından “deli” olarak kabul edilmek bir iltifattır. Yıllardır bir sürü aptal tarafından deli olarak nitelendirildim, tabii ki çoğu da gazeteciydi. Ama bu birlikte yaşamayı öğrendiğiniz bir şey oluyor, normal sayılanla mücadele ediyorsun ve dünyanın normal kabul ettiği şey karşısında deli kalıyorsun. Başka türlü olamaz ki...

2:30:
Mesele şu ki, 30 yıl önce bunu keşfettim, eğer söylediklerinizin bir geçerliliği varsa ve sürekli olarak bunu söylerseniz, bütün o alaylara ve istismara rağmen bunu söylemeyi sürdürürseniz ve tabii ki anahtar kelime “geçerliliğinin olması”, yani eğer doğruysa, sonunda kabul edilir. Benim geçirmiş olduğum süreç buydu. Gerçi henüz geçmedi, yani bitmedi, ama herşey öyle bir doğrultuda gidiyor ki, artık dünyadaki olaylar insanların zihinlerinde yoğunlaşıyor ve gerçeğin aslında düşündükleri gibi olmadığın görüyorlar. Bu durum pek de hoşlarına gitmiyor, ama benim eskiden yazmış olduklarımla ilgilenen insan sayısı artıyor. Ve uzun zaman önce planlanmış olan şeylerin derinliklerine giriyoruz...

3:31:
London Real Academy.


Paylaşım